Giriş: Otizm spektrum bozukluğu (OSB) sosyal etkileşim, iletişim sorunları ve tekrarlayıcı davranışlar, sınırlı ilgi, etkinlikler olarak iki temel alanda kendini gösteren bir gelişimsel yetersizliktir. Sosyal etkileşim ve iletişim alanında yaşanan güçlükler tanı ölçütlerinden olup otizmin şiddetini belirlemekte kullanılmaktadır. Çalışmada OSB olan bireylerle replikli öğretimin kullanıldığı 1990-2019 yılları arasında yayımlanmış olan hakemli dergi makalelerinin ve lisansüstü tez çalışmalarının tek-denekli deneysel araştırmalar niteliksel göstergeleri açısından değerlendirilerek ve betimsel analizi yapılarak bir senteze ulaşılması ve bu bireylere dil ve iletişim becerilerini öğretmek üzere bilimsel-dayanaklı bir uygulama olup olmadığının ortaya konması amaçlanmıştır.Yöntem: Söz konusu çalışmalara ulaşabilmek için elektronik ortamda taramalar yapılmış, ulaşılan çalışmaların kaynakçaları gözden geçirilerek elle tarama yapılmış ve 54 çalışmaya ulaşılmıştır. Dâhil etme ve dışlama ölçütleri açısından çalışmalar değerlendirilerek 45 çalışma niteliksel gösterge analizine alınmıştır. Bu kapsamda 38 çalışma “model standartlarını karşılayan ve koşullu karşılayan” çalışmalar olarak değerlendirilerek görsel analize alınmıştır. Görsel analizde ise, 34 çalışma (%76) “güçlü ve orta düzey dayanaklı” çalışma olarak değerlendirilmiş, bu çalışmalar betimsel analiz ve etki büyüklüğü analizine alınmıştır. Betimsel analiz sürecinde ise çalışmalar demografik, yöntemsel ve sonuçlarına ilişkin parametreler açısından analiz edilmiştir.Bulgular: Analizler, replikli öğretim ile farklı yaşta bireylere çeşitli iletişim ve etkileşim becerilerinin öğretilebildiğini göstermektedir. Etki büyüklüğü analizleri sonucunda, 19 çalışmanın (%55.9) “güçlü etkili”, 11 çalışmanın (%32.3) “orta-güçlü etkili” ve 4 çalışmanın ise (%11.8) “zayıf etkili” çalışmalar olduğu görülmüştür.Tartışma: Bu bulgulardan hareketle, “5-3-20 kuralı” dikkate alındığında replikli öğretimin farklı coğrafyalarda, farklı araştırmacı grupları tarafından OSB olan bireylere iletişim ve etkileşim becerilerinin öğretilmesinde “bilimsel-dayanaklı bir uygulama” olduğu ileri sürülebilir. Bulgular tartışılarak, araştırmacılara ve uygulamacılara önerilerde bulunulmuştur.